Küreselleşme Yerelleşme ve Sosyal Ayrışma Süreçleri Kapsamında İÇDP`nin İncelenmesi
Küreselleşme Yerelleşme ve Sosyal Ayrışma Süreçleri Kapsamında
İstanbul Çevre Düzeni Planının İncelenmesi
1980 ile tüm dünyaya büyük bir hızla yayılan neo-liberal politikalar İstanbul da başa gelen yerel yönetimlerle neredeyse son 20 yıldır bu süreci yaşatmıştır. Çalışmada değinilen sermaye sürecinde yaşanan dönüşümler kuşkusuz toplumsal açıdan da dönüşümleri tetikler boyuttadır. Kentlerin bu ortamlarda geçirdikleri dönüşümleri planlama mesleği de kendi içinde büyük tartışmalar ve kuramlarla halen araştırıyor. Kentin küreselleşmeden etkilenen yapısı kentin dinamiklerinin de son yıllarda bunla şekillendiği gerçeğini gözler önüne sermiştir. Ayrıca sanayi toplumundan enformasyon toplumuna geçişle ulus devletin yapısında beliren değişiklikler de küreselleşme tartışmalarının odağındadır. Toplumun bu dönüşüm evresinde sınıfsal ayrımlara daha fazla kaydırıldığı küreselleşme zemininde daha fazla körüklenen bir ayrımı da yaşatmıştır.
Kentte yaratılan sosyal eşitsizlik, sosyal ve mekansal ayrışmalara neden olurken bu ayrışmalar kentlerin örüntüsünü de etkilemektedir.Çöküntü bölgeleri artık kent yönetimleri ve küresel sermaye odakları için birer tehdit oluştururken bu bölgeler hızlı bir yıkım süreci içersine girmişlerdir. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler bu dönüşümü biraz geç yakalamış olsa bile gelecektekte bugün ‘soylulaştırma’ adı altında yapılan bu dönüşümlerin ne gibi sonuçlar doğuracağınaAA toplum olarak şahit olacağız.
Araştırmama yön verecek teorik açıklamalar ve kuramlar varılmak istenen sonuca yönlenme açısından önemli olmuştur. Küreselleşme tartışmalarının İstanbul örneğine yönlendirildiği bu araştırma ele alınan örnek olay ‘İstanbul Çevre Düzeni Planı’ da araştırmanın bir bölümünü oluşturmuştur.. Araştırma kapsamında konuya yetkin kişilerle yapılan mülakatlar araştırmayı niteliksel bir boyuta taşımıştır
Çalışmanın Rasyoneli
Türkiye’nin ekonomik anlamda geçirdiği dönüşümler ve özellikle 1980 sonrası neo-liberal dalganın yaşadığımız kentleri de etkilemiş olması önemlidir. Zaten kendi yapılanmasını tamamlayamamış çoğu göç alan yerleşimler göçle beraber insani travmaların adeta yeni merkezleri halini almıştır. İşte böyle dengesiz ortamlarda küreselleşmenin kentleri büyük rekabet ortamlarına soktuğu fikri ve bu rekabetçi ortamda kentlerin de kendi manevra alanlarını yaratması zorunluluğu adeta kentleri haksız paylaşım alanları haline dönüştürmüştür.
Tüm bu nedenler ağı içersinde içinde yaşadığımız İstanbul şehri küreselleşme ile ne gibi ilişkiler bütünü içindedir, sorgulanmalıdır. İstanbul’un son 50 yıldaki hızlı büyüme süreci düşünüldüğünde, yoğun nüfusun maruz kaldığı, mekânsal, ekonomik, politik ve sosyal politikalar küreselleşme ve yerelleşme üzerine tartışmaları da gün ışığına çıkarmıştır. İstanbul Çevre Düzeni planında İstanbul’un küreselleşme hedefleri üzerinden kurgulanması bu tartışmaların bir uzantısı sayılabilir. Plana göre İstanbul için öngörülen küresel üst bölge yönetim hizmetleri ile metropolün üst bölge ekonomisinden daha fazla pay alması sağlanmış olacaktır. Dolayısıyla, İstanbul’un anılan üst bölgeyle ekonomik, sosyal, tarihi, kültürel, diplomatik, iletişim ve ulaşım bağlantılarının güçlendirilmesi öngörülmekte ve uluslar arası bölgesel merkez olarak hizmet vermesi hedeflenmektedir. Planın yapım aşamasından günümüze dek aldığı eleştiriler de düşünülünce küreselleşme hedefli bu planın toplumsal açıdan sorgulanması yerinde olacaktır. İstanbul’un sosyal açıdan ele alınan planda ele alınan strateji ve hedeflerle nasıl bir yöne doğru gideceğini saptamak kuşkusuz planın uygulamaları aşamasında ortaya çıkacak saptamalardır. Bu araştırma kendi sınırları dahilinde sosyal bir ayrışmanın zaten yaşandığı İstanbul’da bu planla beraber nasıl bir yönlenme olacağını az da olsa gösterme gayretindedir.
Araştırma Sorusu
Buna göre araştırmanın ana sorusu şudur:
“Küreselleşme hedefli İstanbul Çevre Düzeni Planı sosyal ayrışmalara neden olabilir mi?”
Bu ana soruyu yanıtlayabilmek için çeşitli “alt soruları” yanıtlamak gerekir.
Küreselleşme-yerelleşme tartışmalarının kentlere etkileri nelerdir?
İstanbul’un küresel ağa eklemlenme sürecinde yapısal dönüşümü nasıl gerçekleşmektedir?
Küresel kentlerde sosyal ayrışma nasıl izlenir?
İstanbul’da sosyal ayrışma süreci nasıl gözlenmektedir?
İstanbul’da soylulaştırma hareketleri nasıl bir süreci tarif eder?
İstanbul Çevre Düzeni Planının küreselleşme hedefleri nelerdir?
Bu hedefleri gerçekleştirmede uygulanacak projelerin olası etkileri nelerdir?
Araştırmanın Amacı
Araştırmamın temel amacı küresel hedefli İstanbul Çevre Düzeni Planında öngörülen kararlarla sosyal ayrışma olgusunun ilişkisini kurabilmektir. Eğer yapılan çalışma bunu doğrular nitelikte bir sonuç oluşturabilirse, bu plan hakkında yapılan ve yapılacak eleştirilerin önümüzdeki süreçte İstanbul’un yaşayacaklarını önceden kestirebilme kapasitesini arttırabiliriz.
Araştırmanın Yöntemi
Kuşkusuz bu araştırmaya yön verecek teorik açıklamalar araştırmaya belli bir yön verecektir.. Bunun için araştırmanın sınırları dâhilinde küreselleşme ve yerelleşme tartışmaları etrafında sosyal ayrışma kavramı etraflıca incelenecektir. Kuşkusuz bunu yapmak için küreselleşmenin ve onu doğrudan etkileyen yerelleşmenin kendi içinde de bir tartışması yapılmalıdır. Bu tartışmadan elde edilecek vurgularla İstanbul örneğine ışık tutulabilinir.
’Örnek olay incelemesi’ olarak ele alınacak İstanbul Çevre Düzeni Planı, yapım aşamasından(2006) bugüne almış olduğu eleştiriler çeşitli arşiv ve belgelerden değerlendirilecek özellikle ilgili kişilerle yapılacak derinlemesine mülakatlarla araştırmaya yön verecektir. Araştırma kapsamında konuya yetkin kişilerle birebir yapılacak mülakatlar, doğrudan yararlanılacak kaynaklar, belge ve dokümanlar da konunun biçimleneceği yol bakımından önemlidir.
Yapılan mülakatlarda seçilen kişi ve kurumlar “Örnek olay, İstanbul Çevre Düzeni Planı” hakkında gerekli bilgiye ulaşabilme açısından 2 farklı kategoride seçilmişlerdir. Niteliksel sorgulamaların büyük ölçüde sağlandığı bu mülakatlarda, sorular örnek olaya hem eleştirel açıdan farklı bir tablo çizmiş hem de İstanbul açısından tarihsel bir küreselleşme analizi ortaya çıkmıştır. Konuya dar yapılan kişisel görüşmeler İstanbul Metropoliten Planlama Merkezi ‘nden Murat Diren, TMMOB Mimarlar Odası’ndan Mücella Yapıcı, yüksek şehir plancısı Erhan Demirdizen, Şehir Plancıları Odası’ndan Tayfun Kahraman, İstanbul Kentsel Dönüşüm Merkezi’nden Asuman Yeşilırmak ve Toplumun Şehircilik Harekesi üyesi Hade Türkmen’le gerçekleştirilmiştir.
Araştırmanın Yapısı
Araştırmanın birinci bölümünde özellikle ekonomik ve siyasi anlamda dünyanın etkisinde olduğu küreselleşme ve yerelleşme tartışmaları çağdaş kuramlarla aktarılmaya çalışılmıştır. Kapitalizmin sürekliliğini sağlayan ve toplumları ekonomik anlamda daha fazla eşitsizliğe sürükleyen küreselleşme sosyal ayrışma kapsamında bu bölümde aktarılmaya çalışılmıştır. Ayrıca bu bölümde ele alınan küresel kent kavramından bu kentlerin oluşum amaçları ve geçirdikleri sosyo-ekonomik süreçler irdelenmiştir. Kent planlamasının da bu yönde nasıl bir değişime konu olduğu bu bölümde açıklanmaya çalışılmıştır. Bu anlamda çeşitli Avrupa kentlerinde kent mekanlarının sosyal anlamda nasıl dönüşüme tabii tutulduğu aktarılmıştır.
İkinci bölümde soylulaştırma olgusu ve İstanbul’un da özellikle 1980 sonrası neo-liberal kent politikalarıyla nasıl şekillendiği ele alınmış olup, sosyal ayrışmanın sermaye birikim süreçlerinden kentlere inen detaylı bir açıklaması bu bölümde yer almıştır.
Araştırmanın son bölümü İstanbul Çevre Düzeni Planının hem küreselleşmeye yönelik kararlarını hem de bunların uygulamalarının yaratacağı eleştirel söylemleri barındırıyor. Ayrıca bu bölüm planda yer alan küreselleşmeye yönelik arazi, ulaşım kararlarının olası sosyal ayrışmalar yaratıp yaratmayacağı tartışmaktadır. Özellikle plana eleştiriler dahilinde ilgililerle yapılmış derinlemesine mülakatlar bu bölümün şekillenmesinde yardımcı olmuştur.
Ayşegül LAÇİN MSGSU Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Lisans Bitirme Tezi,İstanbul, 2008
İletişim: