Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
-- %
-- %
-- %
-- %

Türkiye`de İç Göçün Mekânsal Etkileri

439 defa okundu kategorisinde, 31 Ağu 2019 - 08:19 tarihinde yayınlandı

 

Türkiye`de İç Göçün Mekânsal Etkileri

Türkiye’de İç Göçün Mekânsal Etkileri

İstanbul- Üsküdar; Bulgurlu ve Kuzguncuk Mahalleleri Örneği

Türkiye, Cumhuriyet’in ilan edilmesi ile yeni bir sürece ve modernleşme çabası içerisine girmiştir. Bu amaçla birçok yenilik yapılmış ve yeni bir ulus yaratma çabası içerisinde kalkınma adımları atılmıştır. Bu adımların başında elbette sanayileşmeye verilen önemin arttırılması gelmektedir. Bu da kentlerin çok daha farklı yapılara kavuşmalarına sebep olmuştur.

Çalışmada ülkemizin girdiği sanayileşme süreci ile kentlerde ve kırsal alanlarda dış yardımlarla uygulanan politikalar bağlamında yaşanan sosyal bir hareket olan iç göçün kent mekânı üzerinde yarattığı etkiler üzerinden temellenmiştir.

İstanbul Cumhuriyet’in ilanıyla kaybetmiş olduğu politik öneme rağmen, sanayi ve öteki sektörlerde alınan kararların merkezi olması sebebiyle Türkiye’de yaşanan iç göçlerden en fazla etkilenen kent konumuna gelmiştir. Göçün ilk aşamaları göz önüne alındığında, traktör ile başlatılan tarımda mekanizasyonun yaratmış olduğu adaletsiz ortamda topraklarını işletemeyen küçük toprak sahiplerinin göçü göze çarpmaktadır. Bunu toprak sahiplerinin ailelerinin de kentlere göç etmesi izlemiş dolayısıyla İstanbul ve büyük kentler aşırı nüfus baskısı altına girmişlerdir. Hızlı ve ani bir şekilde gerçekleşen bu nüfus hareketine hazırlıksız yakalanan devlet, kentlerde barınma ihtiyacına yönelik politikalar üretmede yetersiz kalmıştır. Çünkü devlet kaynakları modernleşme çabası içerisinde sanayiye aktarılmıştır. Bu durumda halk barınma ihtiyacını “gecekondu”lar ile sağlamış ve kentlerin plansız büyümelerinin önüne geçilememiştir.

İnceleme alanı olan Üsküdar’da İstanbul içerisinde önemli bir yere sahiptir. Osmanlı döneminden beri konut ve ticaret alanı olarak tercih edilmiştir. Türkiye’de yaşanan iç göç hareketinin etkileri ilk zamanlar burada kendini göstermemiştir. Sanayi kararlarının Avrupa Yakası için verilmesi burada ilk zamanlar etkili olmasa da Boğaz Köprüsü’nün yapılması ile Ümraniye bölgesinde alınan sanayi kararlarına bağlı olarak Üsküdar’da iç göç hareketlerinden yoğun şekilde etkilenmeye başlamıştır. Örnek alanlardan Bulgurlu bu göç hareketinden Ümraniye sınırında oluşu sebebiyle oldukça fazla etkilenirken, Kuzguncuk’un sadece bazı kesimlerinde bu etkinin izlerine rastlanmaktadır.

Çalışmanın Rasyoneli

Göç, toplumsal hayatın her aşamasında eskiden beri kendini gösteren ve birçok sebebe bağlı olarak cereyan eden önemli bir olgudur. Önemli olmasının nedeni insanlık ve kentleşme tarihi içerisinde önemli bir yer tutmasıdır. Çok farklı dönemlerde çok farklı şekillerde gerçekleşmiş olan öçlerin birçok farklı sebepleri bulunmaktadır. Günümüzde bu sebeplerin başında ekonomik açıdan refaha kavuşma arzusu gelmektedir. Günümüzde ekonomik etkilerin göçü tetikleme sebebi tabiî ki de sanayi toplumuna geçiş olmuştur. Sanayileşen şehirler büyük göç akımları almış ve bu şekilde kentlerin makroformu da yeniden şekillenmiştir. Sanayileşme ile kentlerde artan ekonomik ve sosyal imkânlardan faydalanmak isteyen kütleler kentlere akın etmişlerdir. Bunun temelinde tabiî ki yaşam standardını yükseltme arzusu yani daha avantajlı hayat koşullarında yaşama ümidi yatmaktadır.

Cumhuriyet’in ilk yıllarından 1950’li yıllara kadar tüm Türkiye’de olduğu gibi İstanbul’da da önemli ölçüde nüfus artışı olmamıştır. 1940’lı yılların ortalarından itibaren sanayileşme adımlarının atılmaya başlanması, tarımsal organizasyonlarda makineleşmeye geçilmesi, demiryolu ağları yerine karayolu ağlarının güçlendirilmesi, İstanbul gibi büyük ve önemli şehirlerde eğitim, ticaret, alışveriş, eğlence, ulaşım olanaklarının güçlendirilmesi gibi faktörler ülkenin hızla artan nüfusunun yer değiştirmesine yol açmıştır. Bu yer değiştirme daha çok kırsal alanlardan başta İstanbul olmak üzere büyük ve nispeten daha gelişmiş şehirlere doğru olmuştur.

1950’li yıllardan sonra ülke düzeyinde başlayan yapısal dönüşüm paralelinde İstanbul’da sanayi yatırımları hızla artmış, beraberinde de gecekondu ve diğer kentsel sorunları getirmiştir. Nüfus artışına bağlı olarak önce Marmara kıyısı dolmuş, daha sonra kuzeye doğru ikinci bir yerleşim kuşağı oluşmaya, yeni mahalleler ve belediyeler kurulmaya başlamıştır. Bu yıllardan sonra İstanbul’un fiziki mekân ve nüfus yapısında Anadolu’dan göçle gelen nüfusun belirleyiciliği söz konusudur (Suri, 2002).

Araştırma Sorusu

Türkiye’de 1950’li yıllardan beri yaşanan iç göç Üsküdar’ın mekânsal gelişiminde, etkili olmuş mudur?

Bu ana sorunun cevabına ulaşmak için yanıtlanması gereken bir takım alt sorular bulunmaktadır.

Türkiye’de iç göçün kentlerin gelişimine etkileri ne yönde olmuştur?

İstanbul’un mekânsal gelişimi incelendiğinde, iç göçün etkileri dönemsel olarak kent makroformu üzerinde ne gibi etkiler yaratmıştır?

Üsküdar İstanbul’da yaşanan değişimden ne derecede ve hangi dönemlerde etkilenmiştir?

Bulgurlu ve Kuzguncuk gibi iki farklı tipolojiye sahip Üsküdar mahallelerinde iç göçün yarattığı etkiler ne şekilde olmuştur?

 Araştırmanın Amacı

Araştırmanın temel amacı Türkiye’de belli bir dönemden beri kentlerin iç göçlerle aşırı baskı altına alındığını ve bu baskının İstanbul geneli ile Üsküdar özelinde yarattığı etkileri ortaya çıkarmaktır. Bunu yaparken Üsküdar’da iki farklı özellikte mahalle seçilerek bu mahallelerin iç göçün yaratmış olduğu baskıdan ne şekilde etkilendiklerini ortaya çıkarmaktır. Kuzguncuk gibi eski bir boğaz köyü ile Bulgurlu gibi yine eski bir kırsal yerleşmenin bugünkü durumlarına gelmelerinde iç göçün etkileri ortaya çıkarılarak, farklı özellikte iki köyün kent makroformu içerisindeki bugünkü durumlarına gelişleri incelenmiştir. Burada amaç Bu mahallelere gelen göçün niteliği ile İstanbul genelinde, özellikle Avrupa yakası ile Üsküdar sınırındaki sanayi alanları yakınlarına iç göç ile gelen göçün niteliğinin farksız olmadığını göstermektir.

Araştırmanın Yöntemi

Araştırmanın temeli, iç göç kavramı ile Türkiye’de iç göç olgusunun ve İstanbul’un mekânsal gelişiminin araştırılması ile ortaya çıkarılmıştır. Türkiye’de iç göçün kent mekânlarına etkileri çeşitli yazılı belgelerden araştırılmıştır. Araştırma sadece sosyolojik boyutta kalmamış aynı zamanda istatistikî bazı verilere de dayandırılmıştır. Bu amaçla Devlet İstatistik Enstitüsü’nden 2004 yılında alınan veriler ile 2008 yılında değişen adıyla Türkiye İstatistik Kurumu’ndan alınan veriler araştırmanın seyrine olumlu katkı sağlamıştır.

Örnek alanlarda yapılan incelemeler, yazılı belgelerin yetersiz kaldığı alanlarda sözlü tarih araştırması kapsamında desteklenmiştir. Bu bağlamda ilgili mahalle muhtarları ve mahallenin eski sakinleri ile görüşmeler yapılmıştır. Bunun yanında Üsküdar belediyesi ile devamlı temas halinde bulunulmuş ve mahallelere ilişkin eksik istatistikî verilerin toplanması sağlanmıştır.

Araştırmanın Yapısı

Araştırmanın birinci bölümünde, kavramsal açıdan göç ve iç göç kavramlarından bahsedilmiş, Türkiye’de iç göçün mekânsal etkileri dönemsel olarak anlatılmaya çalışılmıştır. Bu bölümde iç göçleri yaratan etkenler üzerinde durulmuş ve sonuçları hem sosyal hem de kent mekânı açısından incelenmiştir.

İkinci bölümde, Cumhuriyet’ten bu yana girişilen modernleşme çabası ile kentler üzerine yürütülen politikalara bağlı olarak Türkiye kentleşmesine kısaca değinilmiştir. Kentleşmenin Cumhuriyet ilanından bugüne değin ulaştığı boyutlar üzerinde yine dönemsel olarak durulmuştur. Kentleşmenin seyri incelenirken yine iç göçlerin kentleşme ve kentsel nüfusun gelişimi üzerine etkileri anlatılmıştır.

Üçüncü bölümde, İstanbul’un geçmişten günümüze mekânsal olarak gelişimi incelenmiştir. Osmanlı’dan önce, Osmanlı’dan sonra ve Cumhuriyet sonrasında İstanbul’da kent mekânının nasıl örgütlendiği üzerinde durulmuştur. Yine nüfus hareketlerinin İstanbul’da yaratmış olduğu mekânsal etkiler üzerinde durulmuştur.

Dördüncü bölümde, Üsküdar ilçesi özeline inilerek Üsküdar’ın İstanbul kenti bütününde gerçekleşmiş olan değişimlerden ne ölçüde ve nasıl etkilendiği üzerinde durulmuştur. Daha sonra Bulgurlu ve Kuzguncuk mahalleleri özelinde iç göçlerin yaratmış olduğu etkiler tartışılmıştır.

 

Mehmet GÜNEŞ; MSGSU Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Lisans Bitirme Tezi,İstanbul, 2008

İletişim:
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

 

0


#1
Ayşenur Beki
2016-12-18 11:04

Merhabalar,
Mehmet Güneş’in MSGSU Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Lisans Bitirme Tezini (Türkiye’de İç Göçün Mekânsal Etkileri İstanbul- Üsküdar; Bulgurlu ve Kuzguncuk Mahalleleri Örneği, 2008) pdfini YTÜ ŞBP PL7 kapsamında çalıştığımız Üsküdar için rica edebilir miyim?
İyi çalışmalar.


Quote

 

 

Haber Editörü : Tüm Yazıları
Yorum Yaz